HAKKIMIZDA

HAKKIMIZDA

ADI DA TADI DA MEŞHUR PİDE

Bir işyeri düşünün nesilden nesile devam ediyor, bir lezzet düşünün ki o da nesilden nesile devam ediyor. Adıyla tadıyla meşhur olan, Ordu’da herkesin ömründe bir kez tattığı o lezzet; Meşhur Pide.. Meshur Pide’nin 4. Nesil Kuşaklarından Kemal Uçar ile Yarım Asırdır Ordu’ya Hizmet Veren Meşhur Pide’ yi Konuştuk. Pidenin Adı Gibi Meşhur Olmasının Sırrını, Hiç Kimsede Bulunmayan Fırınlarına Ve Pişirme Yöntemine Bağlayan Uçar, 5 Ortakla Yola Devam Etmenin Sırrını İse Güven Olarak Tanımlıyor.

Meşhur Pide’nin 4. nesil kuşağı olarak hizmet vermekteyim. Babamın dedesi ve Meşhur Pidenin kurucusu olan Osman Uçar dedemiz, 1967 yılında Bafra’dan Ordu’ya geldiğinde şehirde biraz geziyor ve pidecinin olmadığını fark ediyor. Bunun üzerine hemen harekete geçiyor ve şu anki mevcut işyerimizin daha küçük bir bölümünü kiralayarak Ordu’nun ilk pidesini çıkartmaya başlıyor. O yıllarda Ordu’da pideci yokmuş, insanlar eti ve malzemeyi fırınlara vererek pideyi bu şekilde fırınlarda yaptırıyorlarmış. O yıllarda “Yağlı” olarak da bilinen pideyi 1967 yılında Ordu ile tanıştıran Meşhur Pide olmuş. Osman Dede işyerini kurduktan 4 yıl sonra 1971 yılında vefat etmiş. Ondan sonra işletmeyi oğlu Kemal Uçar ve onun da yeğeni Arif Uçar devam ettirmiş.

Kemal Uçar’ın iki oğlu vardı; Osman ile Sebahattin Uçar. Meşhur Pidenin bayrağı onlara devredildi. Ordu’da küçük ama samimi bir ortamda 5 amca oğlu bir arada güven içerisinde çalıştı. İşin en ağır ve dolayısıyla en hareketli, zahmetli bölümünde, aralarında babamın da yer aldığı 3. nesil çalışmış. Uzmanlar, genellikle ortak işyerleri ve şirketlerin, 3. nesilden sonra kapanması, ortakların ayrılması gibi bir durumla karşı karşıya kalındığını söylese de, biz 4 nesil devirdik ve çok şükür artık 5.nesildeyiz.

Meşhur Pide’nin herkes tarafından tercih edilmesinin nedenini neye bağlıyorsunuz?

Meşhur Pide’nin bu kadar tercih edilmesinin ve lezzetinin de nesilden nesile devam etmesinin en büyük nedeni; En başta ustalık, kaliteden ve malzemeden ödün vermemesidir. Lezzetinin hiç değişmemesinin sebebi de hep aynı malzemeleri kullanmamızdır. Biz pidemizin hem üretimini yapıyoruz, hem de satışını yapıyoruz. Meşhur Pide şuanda 5 ortak, 32 çalışanı ile büyük bir aile olarak yoluna devam ediyor. Meşhur Pide ilk kurulduğunda 28 metre kareydi, şuanda 220 metre kare. ilk açıldığında yer ufak olduğundan sahibi de dahil olmak üzere 7 kişi çalışıyordu. İşin en güzel tarafı da bu sektörde bir işçiden dolayı bir sıkıntı olduğunda, patronlar, işyerinin ortaklar olarak bizler, önlüğümüzü giyip mutfağa giriyor, pideyi çıkartabiliyoruz. En büyük avantajımız işi A ‘dan Z’ ye biliyor olmamızdır.

Pidenizi bu kadar lezzetli ve diğerlerinden farklı kılan nedir?

Biz, pideyi taş fırında yapmıyoruz. Ermeni bir usta tarafından yapılmış 65 yıllık sacı olmayan demir fırınımız var. Şuanda da iyi bir usta tarafından patentli olarak çoğaltmaya çalışıyoruz. Pidemize bu fırınlarda kıyma ve kaşarlı olmak üzere 2 çeşitle başladık. Şimdi ise köy peynirlisinden vejeteryan pideye kadar 9 çeşit pidenin üretim ve satışını yapıyoruz. Bizim pidemiz hamuru kapalı bir şekilde kendi içinde pişiyor. Lezzetini, kendi buharında pişmesinden alıyor.

Özellikle gurbette yaşayanlar için pide yemek gelenek haline gelmiş, Ordu’ya geldiğimizde Meşhur Pide’den pidemizi yiyip gidelim diyorlar. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Bizim öyle müşterilerimiz var ki 1 ay izine geldiğinde her gün öğlende pide yiyor. Çünkü 1 ay sonra daha yiyemeyeceğim, 1 senelik özlemimi gidereyim diyor. Onlarla aile gibiyiz. Her izine geldiğinde ailesi ile birlikte hem bizleri ziyaret etmiş oluyorlar, biz de onları özlemiş oluyoruz, hem de pidelerini yiyorlar. Bizim için duygusal ve güzel anlar.

Olmazsa olmazınız nedir?

iş yerinin olmazsa olmaz, en önemlisi kaliteden ödün vermememizdir. İşyerimize önceden hiç aile alamıyorduk, şimdi ise işyerimizi büyüttük ve geniş aileleri dahi mekanımızda ağırlayabiliyoruz. Her gün bir basamak ileri nasıl gideriz, müşteri memnuniyetini nasıl sağlarız, bunları düşünüyoruz.

Sektörün sıkıntılarından bahseder mi siniz?

Sistem olduktan sonra tıkanmak diye bir şey yok. Personel bazen sıkıntı olabiliyor. Biz, yanımıza aynı kalitede, yetişmiş eleman bulmakta zorlanıyoruz.

Son olarak söylemek istediğiniz?

Biz, aslında Samsun’un Bafra ilçesindeniz. Ama yıllardır Ordu’dayız, burada doğdum, burada doyuyorum, burada okudum, burada evlendim ve Ordu’ya hizmet etmekten de çok mutluyum.